Kurban
Bayramı ve Ramazan Bayramı Müslümanların iki dini bayramıdır. Fakat her nedense
ülkemizdeki bazı kesimler bu iki bayramı değişik şekillerde sulandırmak
istemektedir. Ramazan ayı boyunca oruç tutan Müslümanların bir aylık oruç
sonunda yaptıkları bayram olan Ramazan Bayramı israrla ve inatla “şeker”
bayramına dönüştürülmek istenmiştir. Kurban Bayramında ise Müslümanlardan maddi
gücü yerinde olanlar küçük veya büyükbaş kurban keserler ve kestikleri
kurbanların etlerini, komşularına ve yoksullara kurban kesemeyenlere
dağıtırlar. Genel olarak kurbanın üçte biri kesene ayrılır, kalan üçte bir ise komşulara
ve diğer üçte bir de kurban kesememiş
olanlara dağıtılır.
Olay
kısaca bu iken laik devletimiz bir dini vecibe ve ibadet olan kurbanların deri
bağırsaklarını yıllarca el koyarak zorla THK na toplatmıştır. Polis ve jandarma
senelerce cami avlularından ve evlerden deri bağırsaklara tek tek veya toplu
olarak el koymuş ve THK na teslim etmiştir. Bu uzun bir hikayedir ve artık
kurban kesenler kurban deri ve bağırsaklarını diledikleri yere verebilmektedir.
Olması gereken de buydu. Son 30-40 yıl
içinde ise senede bir kere kesilen kurbanlarla ilgili olarak aklı eren
ermeyen, dini bilgisi olan olmayan ağzı olan konuşur misali fetvalar vermeye,
asıp kesip biçmeye başlamışlardır.
Bunlardan
bir kısmı; kesilen boğazlanan hayvanlara yazık değil mi?.. onların canı yok mu?
Bu bir vahşet değil mi? Gibi güya makul mantıklı gerekçelerle kurban bayramında
kurban kesilmesine karşı çıkmaktadır. Bu kesime demek lazımdır ki; senenin 360
günü mezbahalarda domuz dahil türlü hayvanlar kesiliyor, siz adı farklı
kebaplar halinde bunları afiyetle yiyorsunuz, dünyanın değişik yerlerinde
denizlerde türlü balıklar kitleler halinde toplanıyor, bazı deniz hayvanları
canlı canlı haşlanıyor, bunları da zevkle yiyorsunuz. Dünyanın değişik
yerlerinde özellikle İspanya’da boğa güreşi adı altında o zavallı hayvanlara
işkence ediliyor, bunları görmezden geliyorsunuz da iş dini bir vecibe olan kurban
kesmeye gelince sizin insan onların ise masum hayvanlar olduğu aklınıza
geliveriyor. Buradaki samimiyete kimseleri inandıramazsınız.
Kurban
kesimine itiraz eden diğer bir kesim ise diyor ki; kurbanı her yerde ve her
ortamda kesmek kestirmek çok zor ve zahmetli, madem ki bu bir hayırdır, kurban
kesmek yerine öğrencilere burs veya fakirlere para yardımı yapılsa daha iyi
olmaz mı? İşte şeytanın işi yok, böyle makul gerekçelerle kurban ibadetinden Müslümanlar
uzaklaştırılmaya çalışılıyor. Ve bu kişiler güya islam adına konuşuyorlar. Belki
bazı kişileri de kandırıyorlar. Onlara şunu desek; bu bayram günlerinde
büyüklerin elini öpmek, eşle dostla bayramlaşmak yerine alıp başınızı tatil
beldelerine gidiyorsunuz, buralara gidip bir dünya para harcamak yerine bu
tatil ve eğlence için ayırdığınız parayı da öğrencilere burs ve fakirlere
sadaka ve yardım olarak verseniz daha iyi olmaz mı? Verecekleri cevap şudur ki “senede
bir bayramımız veya tatilimiz var, gidip birkaç gün tatil yapacak kafa
dinleyeceğiz, siz de buna mı göz diktiniz” diyeceklerdir. Fakat Müslümanın senede
bir keseceği kurban ise gözlerine batmaktadır. Kurban yerine öğrenciye burs
veya fakire yardım. Ne kadar ulvi bir düşünce diyeceğiz akıllarınca. Hayır efendim,
kurban bir ibadettir. Bizzat kesip kestiremiyorsanız gidersiniz bir fakir aile
veya kurban organizasyonu yapan kurum veya kişi bulursunuz, vekalet verirsiniz,
sizin adınıza kurban keser, o ibadet yerine getirilmiş olur. Kurban yerine burs
veya yardım olmaz, burs vermek isteyen, yardım etmek isteyen yardım eder de bu
kurban işini neden buna karıştırırsınız. Müslümanların ibadeti sizleri rahatsız
etmesin. Sizlerin Yunan adalarına gidip domuz döneri veya kebabı yemenize hiç
itiraz eden oldu mu? Sizin inanç ve itikadınız size, bizimkisi bizedir.
Son olarak deriz ki; Müslümanın Ramazan ayında tuttuğu orucun sonundaki bayramı şeker bayramı değil Ramazan Bayramıdır, ve Kurban kesmesi vacip olan Müslümanların kurban kestikleri ve kesmeye devam edecekleri bayramın adı da kurban bayramıdır. Allah tüm kainatı insanlar için meşru bir yaşam alanı, canlı-cansız herşeyi de yine insanların hizmetine ve faydasına sunmuştur. Allah'ın adıne kesilen hayvanların eti helaldir. Kan, kendiliğinden ölmüş hayvan ve Allah'tan gayrısı adına kesilmiş hayvanlar ile domuz eti haramdır. Bu çerçevede müslümanın senede bir kestiği kurbanın parası da, eti de, derisi, de gerisi de kurbanı kesen Müslümanın tasarrufundadır vesselam.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder